Güven ve İtibar

Güven ve İtibar

İnsan ömrü boyunca, karşılığında en çok bedel ödediği şeyler; kendisine duyulan güven ve itibardır. Bunları yükseklere çıkarmak için onlarca testten geçeriz. Kimse durduk yere bize saygı ve hürmetle yaklaşmaz. Ve aynı zamanda kimse durduk yere kendisi için değerli olan bir şeyi bize emanet etmez. Bunun için ufak şeylerle başlanır. Eğer yerine getiriliyorsa, herhangi bir hıyanet gösterilmiyorsa zamanla bu emanetler büyür. […]

Beni Bana Bırak

Beni Bana Bırak

Bana yeri dolmayacak bir şey söyle, bana alışılmayan bir acı söyle… Bulamazsın… En büyük acının bile sonu var. En büyük imtihan, sevdiklerimizle olan imtihanımızdır. Varlıkları, yoklukları, gidişleri, terk edişleri, hoş gelişleri ve daha bir sürü durum… Ailesini tamamını kazada kaybeden insana soruyorlar, “Acım dinmedi ama alıştım. Baktım ve yaşamaktan başka ne yapabilirdim” diyor. Böyle diyecek tabi, istese de istemese de […]

Yitirilen Yıllar

Yitirilen Yıllar

En güzel yıllarımız çalışıp tükenerek geçiyor, ayda birkaç pazar tatilin ya olur, ya da olmaz… Haftanın yorgunluğu zaten bir gün ile atılacak gibi değil. Yaş kemale erene kadar deliler gibi koştur, 65 ine gelince de emekli ol. O saatten sonra insan ne yapsın tatili, ne yapsın serbestliği, ne yapsın emekli maaşını… Ömür gitmiş bir kere… Tabi sadece yaş ilerlese iyi. […]

Tebessüm Gerek Bize

Tebessüm Gerek Bize

Sallanan bir kevgirin içinde kalmaya çalışan taneler gibiyiz. Küçülüp düşmemek adına tüm gücümüzle dayanmaya çalışıyoruz. Bazen de bırakası geliyor insanın. “Ne olursa olsun, artık yoruldum” diyor. Nefes aldığı sürece, yorulmayı kendine yasaklamalı insan. Ancak bu şekilde kazandıklarını elinde tutabilir. Evet, birçoğumuz dışarıdan bakınca çok güçlü görünüyor. Ne fırtınalar kopuyor başımızda… Bunu da ancak biz biliriz. Bir atasözü der ki: “Herkes […]

Tatlı Dilin Hatırı Büyüktür

Tatlı Dilin Hatırı Büyüktür

Bir insan ceketsiz, atletsiz hatta pantolonsuz bile yaşayabilir. Üzerine bir çuval geçirip çıkar. Ama ayakkabısız çıkamaz. Demem o ki, üzerine yüklendiğin (işçin, ayakkabın, araban, evin, eşin) şeylere kötü davranma. Bu parantez içinde bahsettiklerim için kesenizin ağzı sonuna kadar açık olmalı. Bunlar, cimrilikle alakası olmayan en özel ihtiyaçlarımızdır. Ayakkabın: İmkânının el verdiği kadar iyi bir ayakkabı almalısın. Yukarıda bahsettiğim gibi gerekirse […]

Hayat Öğretmendir

Hayat Öğretmendir

Yaşamın her yanı zorluklarla dolu. Anadan atadan varlıklı doğanların da hayatı, büyüme şekilleri hiçbir zaman düz yolda gider gibi olmamıştır. Hep vardır iniş çıkışları, patikaları ya da buzları, bazen de ıslak yolları… İnsanın olgunluğu, üstesinden geldiği felaketlere göre ölçülür. Bazen iyi ki ölüm denen bir şey var diyoruz. Herkes halinden memnun değil, bazıları mutluluğun bu dünyada olmadığından kesinlikle emin. Durum […]

Mesajımı neden geç cevapladın?

Mesajımı neden geç cevapladın?

Eskiden bir mektup yazardın, 5 günde giderdi. Onun okuyup cevap yazması 1 gün sürer dersek, mektubun cevabının gelmesi 6 gün sürmüş olurdu. Yani eder 11 gün… Mektubun cevabını 11 gün beklerdin. Şimdikiler ise mesaja 5 dakika geç cevap verince gelsin kıyamet… “Neden cevap vermedin?”, “Kiminle konuşuyordun?”, “Sen beni önemsemiyorsun.”, “Zahmet edip yazmasaydın, beklemekten öldüm”, “Doğru söyle başka biri mi var?” […]

BMW Kontağı

BMW Kontağı

Müdavimcilik huydur bizde. Her zaman oturduğum bir mekan var. Çayımı kahvemi orada içer, ana caddeyi seyrederek dinlenirim. Şimdiye kadar orada bir kişinin bile dikkatini çektiğim olmadı. Bu kez değişik bir şey yapayım dedim. Sağ olsun bir arkadaşımdan arabasının kontağını rica ettim. BMW… Yine geldim mekânın aynı köşesinde oturdum. Yine her zamanki gibi masamda oturmuş çayımı içiyordum ama tek bir fark […]

Yine Yolum Düştü Hastaneye

Yine Yolum Düştü Hastaneye

Söylemeyi bilmiyorsan neyi ne kadar bildiğinin önemi yok. Evvela nezaket, evvela tatlı dil. Genelleme yaptığım düşünülmesin ama bu duruma en çok da hastanelerde rastlıyorum. Hastasın doktora gitmişsindir. İki kelam derdini anlatmadan lafı ağzına tıkıştırıyor, bir de üzerine fırça yiyorsun. Sanki can sıkıntısından hasta olmuşsun da adama özellikle sıkıntı çıkarmaya gelmişsin gibi tavırlar, haller, bir an önce başından savma merakı… Her […]

Az Kalsın Evleniyordum

Az Kalsın Evleniyordum

…Çok uzun bir tanışma sürecimiz olmadan onunla evlenmeye karar verdim. Aklım bir karış havadaydı. Çok seviyordum. Maaşımı alacağım günün akşamına yemeğe çıkmak için sözleştik. Akşam oldu ve buluştuk. Cebimde yüzüğüm vardı, evlilik teklif edecektim. İki ayrı yere rezervasyon yaptırmıştım. Biri cebimize uygun olan normal bir mekandı, diğeri de baya lüks bir yerdi. Tabi bunlardan onun haberi yoktu. Lüks olan mekana […]